Bil ki, bu kısımla maksadımız, bir
vakte bağlı kalmaksızın yahut özel bir hale ait olmaksızın bütün zamanlarda
yapılması müstahab olan önemli duaları anlatmaktır.
Bil ki, bu bölüm, doğrusu çok
geniştir; bunun sonuna ulaşılmaz ve onda biri ihata edilemez. Fakat ben esas
olanların en önemlilerine işaret edeceğim. Bunların evveli, Allah Sübhânehu ve
Teâlâ'nin peygamberlerden (Salâvatüllahi ve Selâmuhu Aleyhim) ve hayırlı
kimselerden haber vemiş" olduğu Kur'anda zikri geçen dualardır. Bunlar ma'rııf
olup çoktur. Re-sülüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yaptığı ve başkasına
öğrettiği sabit olan dualar da manası geniş sözü kısa olan bu dualardandır. Bu
kısım dualar doğrusu çoktur. Geçen bölümlerde bunların bazısı zikredilmişti. Ben
burada onlardan Kur'an dualarını ve geçmiş duaları içine alanları anlatacağım.
Başarı Allah'tandır.
1004- Sahih
isnadlarla Nûman İbni Beşir'den (Radiyallahu Anhüma) yapılan rivayete göre,
Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Duâ ibâdettir."[1]
1005- Güzel bir
isnadla Hz. Aişe'den (Radıyallahu Anha) yapılan riva-yetde şöyle demiştir:
"Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem dualarından toplu (manası geniş, sözü
kısa) olanları severdi. Bunlardan başkası ile de (özel) duâ ederdi. "[2]
1006- Ebû
Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Sellem şöyle buyurmuştur: "Allah katında duadan daha iyi bir şey yoktur."[3]
1007- Ebû
Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Seüem şöyle buyurdu:
"Kim musibet ve şiddet zamanında
duasını Allah Tealâ'nın kabul etmesini severse, genişlik zamanında çok dua
etsin."[4]
Resulüllahın
Yaptığı Ve Tavsiye Ettiği Dualar
Belalardan
Korunma Ve Huzur, Sâadet İsleme Duaları:
1008- Enes'den
(Radıyalîahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'in çoğunlukla duası şu idi:
"Allâhümme âtına fiddünyâ
haseneten ve fi'1-âhireti haseneten ve kmâ azâbe'n-nâr."
"Allah'ım! Dünyada bi/e iyilik
ver. Âhirette de bize iyilik ver ve bizi ateş azabından koru."[5]
Müslim Peygamberin şöyle dediğini
rivayetine ilâve etmiştir: Enes kısa bir duâ etmek istediği zaman, bu duâ ile
duâ ederdi."
1009- İbni
Mes'ud'dan (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Sellem şöyle buyurmuştur:
Allah'ım! Senden hidâyet, takva,
iffet ve ğınâ (nefis zenginliği) İsterim.”[6]
1010-
Sahâbeolan Tarık İbni Eşyem El-Eşça'i'den (Radıyallahu AnhJ yapılan rivayetde
demiştir ki, Bir insan İslâmı kabul ettiği zaman Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Sellem ona namazı öğretir ve sonra şu kelimelerle duâ etmesini ona
emrederdi:
"Allâhümmeğfir Lî Verhamnî vehdinî
ve Âfinî verzuknî."
"Allah'ım beni bağışla, bana
merhamet et, bana hidâyet ver, bana âf iyel ver ve beni rıziklandır)." Târık'dan
Müslim'in diğer bir rivayeti şöyledir: "Bir adamın Peygambere gelip de şu
şekilde konuştuğunu işitmiş-tir: Bir adam Peygambere gelip dedi ki, ya
Resûlellah! Rabbimden isteyeceğim zaman nasıl söyleyeyim? Peygamber, (s.a.v)
şöyle söyle dedi:
"Allâhümmeğfir lî verhamnî, ve
âfinî verzuknî."
"Allahım, beni bağışla. Bana
merhamet et. Bana afiyet ver. Beni rı-zıklandır.) Bu sözler senin dünya ve
âhiret işlerini toparlar."[7]
1011- Abdullah
İbni Amr İbni'l-As'dan (Radıyallahu Anhüma) yapı-
lan rivayetde demiştir ki,
Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"AHâhümme yâ musarnfe'î-kuîûbi
sarif kuîûbenâ ala tâatike."
"Ey kalbleri çevirip idare eden
Allah'ım! Kalblerimizi Sana itaat etmeye çevir.”[8]
1012- Ebû
Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre Peygamber Sallallahu Aleyhi
ve Sellem şöyle buyurmuştur:
"Belâ sıkıntısından, isyana
düşmekten, kötü akıbetten ve düşmanların sevinmesinden Allah'a sığının."[9]
Süfyan'dan bir rivayette o şöyle demistir: Hadisde üç madde vardır. Ben bir tane
ilâve ettim; hangisini ilâve ettiğimi bilmiyorum. Bir rivayette de Süfyan
demiştir: Bu maddelere bir tane ilave ettiğimde şübheliyim.
1013- Enes'den (Radıyallahu Anh) yapılan
rivayetde demiştir ki, Resû-lüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle
buyurdu:
"Allâhümmeinnîeûzü bikemine'1-aczi
ve'I-keseli ve'I-cünbi ve'î-heremi ve'l-buhli. Ve eûzü bike min azâbi'l-kabri ve
eûzü bike min fitneti'I-mahyâ ve'l-memâti."
"Allah'ını! Ben acizlikten,
tenbellikten, korkaklıktan, kocalmadan, cimrilikten Sana sığınırım. Yine kabir
azabından Sana sığınırım. Hayat ve ölüm fitnesinden de Sana sığınırım." Bir
rivayet şöyle: Borç yükünden ve azgın insanların üstün gelmesinden sana
sığınırım.”[10]
Namazdan
Sonra Okunacak Genel Dualar:
1014-
Abdullah İbni Amr İbni'l-Âs'dan, o da Ebû Bekir Es-Sıddîk'dan (Radıyallahu Anhüm) yapılan rivayette Ebû
Bekir, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'e şöyle dedi:
"Namazımda duâ edeceğim bir duayı
bana öğret. Peygamber (s.a.v) dedi ki,
şöyle söyle:
"Allâhümme innîzaîemtü nefsî
zulmen kesîren ve Iâ yağfiru 'z-zünûbe illâ ente. Feğfir lîmağfireten min indike
verhamnî. İnneke ente'I-ğafûru'r-râhîmu."
"Allah'ım! Ben nefsime çok yazık
ettim. Günahları ancak Sen bağışlarsın. Tarafından bana bir mağfiret buyur,
bana merhamet et; çünkü Sen çok mağfiret edensin, çok merhamet edensin."[11]
Derim ki, hadisin rivayetinde
"Nefsime çok zulüm ve büyükzulüm"diye iki ifade olduğu için duâ edenin her iki
sözü de kullanarak "nefsime çok ve büyük zulüm ettim" demesi müstehabdır. Bu duâ
her ne kadar namazda okunmak üzere varid oldu ise de, sahih, hasen ve nefis
olduğundan her yerde okunması müstahab olur. Bir rivayette de: "Namazımda ve
evimde okuyacağım bir duayı bana öğret" şeklindedir.
1015- Ebu Musa
Eî-Eş'arî'den (Radryallahu Anh) yapılan rivayete göre Peygamber Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şu duayı yapardı:
"Allâhümmeğfir lî hatîetî ve cehli
ve israfı fî emri ve mâ ente â'lemu bihi minnî. AHâhümmeğfir lî ciddî ve hezlî
ve hataî ve amdî ve küllü zâli-ke indî. AHâhümmeğfir lî ma kaddemtü ve mâ
ahhartü ve mâ esrartü ve mâa'îentü vemâ entca'lemu bihîminnî. Ente'l-mukaddimu
veente'lmu-ahhiru ve ente alâ külli şey'in kadîr."
"Allah'ım! Benim hatamı, cehlimi
isimdeki taşkınlığı ve benden daha iyi bildiğin şeyi bana bağışla. Allah'ım!
Ciddi işimi ve şakamı, hatamı ve kasden yaptığımı bağışla. Bütün bunlar bende
vardır. Allah'ım! Önceden yaptığım ve yapacağım günahları, gizlediğimi ve açığa
vurduğumu ve benden daha iyi bildiklerini bana bağışla. Evvel ve son Sensin. Sen
her şeye kadirsin."[12]
1016- Hz.
Aişe'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Sellem duasında şöyle buyururdu:
"Allâhümme innî eûzü bike min
şerri mâ amiltü ve min şerri mâ lem a'mel."
"Allah'ım! ben, işlediğim şeyin
şerrinden ve işlemediğimin şerrinden Sana sığınırım."[13]
1017- İbni
Ömer'den (Radıyallahu Anhüma) yapılar rivayetde demiş-:i, Resûlüllah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'in dualarından biri şu idi: "
"Allâhümme innî eûzü bike min
zevali ni'metike ve tehavüüli afiyete ve fec'eti ni'metike ve cemii
suhtike."
"Allah'ım! Nimetinin gitmesinden,
verdiğin afiyetin değişmesinden, azabının ansızın gelmesinden ve buğz ettiğin
her şeyden Sana sığınırım."[14]
1018- Zeyd İbni
Erkam'dan (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle demiştir: Ben size,
Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in söylediğinden başkasını söylemiyorum.
O şöyle derdi:
“AIlâhümme innî eûzü bike
mine'I-aczi ve'i-keseli ve'!-cubni ve'I-buhîi ve'1-hemmi ve azâbVl-kabri.
Allâhümme âti nefsî takvâhâ ve zekkihâ en-te hayru men zekkâhâ ente veliyyühâ ve
mevlâhâ. Allâhümme innî eûzü bike min ilmin la yenfeu ve min kalbin lâ yahşeu ve
min nefsin lâ teşbeu ve min daveti yüstecâbu lehâ."
"Allah'ım! Acizlikten,
tenbellikten, korkaklıktan, cimrilikten, üzüntüden, kabir azabından ben Sana
sığınırım. Allah'ım! Nefsime takvasını ver ve onu günahlardan temizle. Sen onu
temizleyenin en hayırlisısın. Sen onu koruyansın, onu idare edensin. Allah'ım!
Fayda vermeyen bir ilim-den, korkmayan bir kulluk'n, doymayan bir nefisten ve
kabul olunma- bir duadan ben Sana sığınırım."[15]
1019- Ali'den
(Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem ona:
"Allâhümmehdinî ve
seddinî."
"Allah'ım, beni hidâyete erdir ve
beni düzelt" de, buyurdu." Bir rivayette de:
"Allah'ım! Senden hidayet ve
doğruluk isterim." söyle, buyurdu.[16]
1020- Sa'd îbni
Ebî Vakkas'dan (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle demiştir: "Peygamber
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e bir bedevi gelip:
Yâ Resûleîlah! Bana söyleyeceğim
bir duâ öğret, dedi. Peygamber (s.a.v) dedi ki, şöyle söyle:
"Lâ ilahe illâllâhu vahdehû lâ
şerike Iehû. Aîlâhu ekberu kebîran ve'l-hamdu IiIİâhi kesîran. Sübhânellâhi
rabbi'l-âlemîn. Lâ havle ve lâ kuvvete illâ
billâhi'l-azîzi'l-hakîm."
'Allah dan başka ilâh yoktur;
yalnız o vardır. Ortağı yoktur. Allah çok çok büyüktür. Allah'a çok hamd olsun.
Âlemlerin Rabbı noksanlıklardan münezzehtir. Kuvvet ve kudret ancak
Allah'ındır. O, her şeye üstün gelendir, hikmet sahibidir," Adam:
Bu sözler Rabbim için, bana ne
var? dedi. Peygamber (s.a.v), sen şöyle söyle dedi:
"Allâhümmeğfir lî verhamnî vehdinî
verzuknî ve âfinî.
"Allah'ım! Beni bağışla, bana
merhamet et, beni hidâyete erdir, bana rızık ver ve bana afiyet ihsan et." "Ravi
"Bana afiyet ihsan et" sözünde (söylenip söylenmediğinde) şübheye düşmüştür.[17]
1021- Ebû
Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle derdi:
"AMhümme ashh lî dînî ellezî huve
ısmetü enırî ve ashh lî dünyâye elletî fîhâ meâşî ve ashh lî âhiretî elleti fîhâ
meâdî ve'c-alilhayâte ziyâde-ten lî fî külli hayrın vec'alilmevte ve râhaten lî
min külli şerrin."
"Allah'ım! İşimin dayanağı olan
dinimi düzelt. İçinde geçimim olan dünyamı bana yararlı yap. Dönüş yerim olan
âhiretimi de düzelt. Her hayır hakkında hayatımı ziyade yap. Ölümü de her
kötülükten uzak bana bir rahatlık kıl."[18]
1022- İbni
Abbas'dan (Radıyallahu Anhüma) yapılan rivayete göre Re-sûlüüah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle söylerdi:
"Allâhümme leke eslemtü ve bike
âmentü ve aleyke tevekkeltü ve iley-ke enebtü, ve bike hâsemtü. Allâhümme innî
eûzü biizzeüke lâ ilahe illâ ente entuziiîenî. Ente'l-hayyüllezî lâ yemûtü.
Ve'1-cinnü ve'i-insu yemü-tûne."
"Allah'ım! Sana teslim oldum, Sana
iman ettim, Sana güvendim, Sana yöneldim, Senin gücünle mücedele ettim.
Allah'ım! Seni sapıtmaktan
Senin üstün kudretinle Sana sığınırım,
senden başka İlâh yoktur. Sen ölmeyen hayat sahibisin. Cinler ve insanlar ise
ölürler."[19]
1023-
Büreyde'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem, bir adamın şöyle dediğini dinlemiştir:
"Allâhümme innî es'elüke biennî
eşhedü enneke ente'llâhu lâ ilahe illâ ente'l-ehadü's-samedü ellezî lem yelid
velem yüledlem yekûn lehû küfü-ven ehad."
"Allah'ım! Senden başka ilâh
olmadığına, kimseye muhtaç olmayan bir varlık olduğuna, doğmadığına ve
doğurulmadığma, hiç kimsenin kendisine denk bulunmadığına ben şahidlik ederek
senden istiyorum." Bunun üzerine peygamber (s.a.v): Gerçekten sen öyie bir isim
ile Allah'dan istedin ki, o isimle kendisinden istenince verir, ona duâ edilince
kabul eder, buyurdu."[20]
Bir rivayette de şöyledir:
"Gerçekten sen, Allah'dan en büyük ismi ile istedin." Tirmizi demiştir ki, bu
hasen hadistir.
1024- Enes'den
(Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre: "Kendisi Resûlüllah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem'le beraber oturuyordu. Bir adam da namaz kılıyordu. Sonra o odam duâ
etti:
"Allâhümme innî es'elüke bienne
leke'l-hamdü. Lâ ilahe illâ ente'l-mennânü bedî's-semâvâti ve'i-arzı. Yâ
ze'1-celâli ve'1-ikrâmi. Yâ hayyu, yâ kayyumu."
"Allah'ım! Hamd Sana mahsus olmak.
Senden başka ilâh bulunmamak, göklerin ve yerin yaratıcısı bulunan İhsan sahibi
olman itibariyle Senden istiyorum. Ey celâl ve ikram sahibi! Ey her şeyi
tasarrufunda tutan ölümsüz varlık!.." Bunun üzerine Peygamber Sallallahu Aleyhi
ve Sellem: Gerçekten bu adam Allah Tealâ'ya öyle büyük ismi ile duâ
etti
ki, bununla duâ edilince Allah kabul eder,
bununla kendisinden istenince verir, buyurdu. "[21]
1025- Sahih isnadlarla Hazreti Âişe'den
(Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem
şu sözlerle duâ ederdi:
"Allâhümme innî eûzü bike min
fitnetVn-nâri ve azâbi'n-nâri ve min şerri'1-ğmâ ve'I fakrı."
"Allah'ım! Ateşin fitnesinden ve
ateşin azabından, zenginliğin ve fakirliğin şerrinden Sana sığınırım."[22]
1026- Ziyâd
İbni İlâka'den o da amcasından ki, amcasının ismi Kutbe
Ibni Mâlik'dir- (Radıyallahu Anh)
yapılan rivayetde demiştir ki, "Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle
söylerdi:
"Allâhümme innî eûzü bike min
münkerâti'l-ahlâki ve'1-a'mâli ve'l-ehvâi."
"Allah'ım! Ahlakın, amellerin ve
nefis isteğinin fenalıklarından Sana sığınırım."[23]
1027- Şekel
İbni Humeyd'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle demiştir.
Yâ Resûlellah! Bana bir duâ öğret,
dedim, şöyle söyle dedi: .
"Allâhümme innî eûzü bike min
şerri sem 'î ve min şerri basarî ve min şerri lisânî ve min şerri kalbî ve min
şerri meniyyi."
"Allah'ım! Kulağımın kötülüğünden,
gözümün kötülüğünden, dilimin kötülüğünden, kalbimin kötülüğünden ve (haram
işlemeye sebeb olabilecek) menimin kötülüğünden Sana sığınırım."[24]
1028- Sahih
isnadlarla Enes'den (Radıyailahu Anh) yapılan rivayete göre Peygamber Sallallahu
Aleyhi ve Sellem söylerdi:
"Allâhümme innî eûzü bike
mine'i-berasi ve'1-cünûni ve'1-cüzzâmi ve seyyi'l-eskâmi."
"Allah'ım! Alaca hastalığından,
delilikten, cüzzamdan ve hastalıkların kötülüğünden Sana sığınırım. "[25]
1029- Şahabı
olan Ebû'l-Yesr'den (Radıyaîlahu Anh) yapılan rivayetde, Resûlüllah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle duâ ederdi:
"Allâhümme innî eûzü bike
mine'l-hedmi ve eûzü bike mine't-tereddî ve eûzü bike mine'l-ğarakı ve'î-harakı
ve'l-heremi ve eûzü bike en yetehabbetaniye'ş-şeytânü inde'l-mevti ve eûzü bike
en emûte fî sebîlike mudbiran ve eûzü bike en emûte ledîğan."
"Allah'ım! Bina yıkıntısından,
uçuruma düşmekten Sana sığınırım. Yine Boğulmaktan, yangından ve kocalmaktan
Sana sığınırım. Ölüm anında beni Şeytanın çarpmasından Sana sığınırım. Yine
Senin yoluna arka vererek ölmemden Sana sığınırım. Yine zehirlenip ölmemden
Sana sığınırım.*' Diğer bir rivayettede "Kader ve üzüntü ile ölmekten Sana
sığınırım" şeklindedir.[26]
1030- Ebû
Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle söylerdi:
"Allâhümme innî eûzü bike mine'1-cû feinnehu
bi'se'ddacîu ve eûzü bike minc'İ-hiyâneti feinnehâ
bi'seti'l-bitânetü!"
"Allah'ım! Açlıktan Sana
sığınırım; çünkü o (insanı terk etmeyen) ne kötü arkadaştır! Yine hıyanet
etmekten Sana sığınırım; zira o ne kötü gizli bir huydur!.."[27]
1031- Hz.
Ali'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre bir mükâ-teb (âzâd edilmek için
maJ ödemek üzere efendisi ile sözleşme yapan köle) kendisine gelip:
Ben sözleşmemde acziyete düştüm
(borcumu ödeyemiyorum), bana yardım et, dedi. (Hazreti Ali ona),
Üzerinde dağ kadar borç olsa onu
senden ödeyecek olan Resûlüllah Sal-lallahu Aleyhi ve Sellem'in bana öğretmiş
olduğu sözleri sana öğreteyim mi? dedi. Sen şöyle söyle:
"Allâhümme'k fim bihelâlike an
harâmİke ve ağninî bifadlike ammen sivâke."
"Allah 'im! Senin helâl nzıklannla
beni haramdan koru ve lü t tunla Senden başkasına muhtaç kılma.”[28]
1032- İmrân
İbnü'l-Husayn'den (Radıyallahu Anhüma) yapılan riva-- Nyefe göre, Peygamber
Salîallahu Aleyhi ve Sellem, İmrân'm babası Hu-sayn 'e, kendileriyle duâ edeceği
şu iki sözü öğretti:
"Allâhümme eihimnî rüşdî ve e'iznî
min şerri nefsî.
1033-
zayıf bir isnadla Ebû Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre
Resûlüllah Salîallahu Aleyhi ve Sellem şöyle duâ ederdi:
"Allâhümme innîeûzü bike
mine'ş-şikâkı ve'n-nifâkı ve su'i'l-ahlâkı."
"Allah'ım! Çekişip düşmanlık
etmekten, iki yüzlülükten ve kötü ahlâktan Sana sığınırım."[30]
1034- Şehr İbni
Havşeb'den yapılan rivayetde demiştir ki, ben Ümmü Sele-me'ye (Radıyallahu
Anha):
Ey mü'minlerin annesi! Resûlüüah
Salîallahu Aleyhi ve Sellem yanında olduğu zaman en çok yaptığı duâ hangisidir?
dedim. Dedi ki, çoğunlukla duası .şu İdi:
"Yâ mukallibe'l-kulûbi, sebbk
kalbî alâ dînike."
"Ey kalbleri halden hale çeviren!
Benim kalbimi dinin üzere sabit kıl."[31]
1035- Hazreti
Âişe'den (Radıyallahu Anha) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah Salîallahu
Aleyhi ve Sellem şöyle söylerdi:
"Aliâhümme âfinî fî cesedi ve
afini fî basari ve'c-alhü'1-varise minnî lâ ilahe illâ ente'l-haiîmu'l-kerîmu.
Sübhânellâhi rabbi'l-arşi'lazîmi ve'l-hamdü lillâhi rabbi'l-âlemîn."
"Allah'ım! Bedenime afiyet ver.
Gözüme de öyle bir afiyet ver ki, benim arkamda kalsın (ölünceye kadar görme
nimetinden beni mahrum bı-
rakma). Senden başka İlâh yoktur.
Sen Halimsin, Kerimsin (günahkârlara acele azâb vermezsin, ikramın boldur.)
Büyük Arş'ın Rabbı olan Allah bütün noksanlıklardan münezzehtir. Hamd da
âlemlerin Rabbine mahsustur. "[32]
1036-
Ebû'd-Derdâ'dan (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Şu sözler Dâ-vud Aleyhisselâm'ın
dualarından idi:
"Allâhümine innî es'elüke hubbeke
ve hubbe men yuhıbbuke ve'l-amelellezîyubelliğunî hubbeke. Allâhümme'c~a!
hubbeke ehabbe Heyye min nefsî ve ehli ve mine'l-mâi'l-bândi."
"Allah'ım! Senden Senin sevgini ve
Seni sevenlerin de sevgisini ve beni Senin sevgine ulaştıracak ameli istiyorum.
Allah'ım! Senin sevgini, nefsimi, ailemi ve soğuk suyu sevmekten daha ziyade
yap."[33]
Yunus (A.S)'ın Yaptığı
Duâ:
1037- Sa'd İbni
Ebî Vakkas'dan (Radıyallahu Anhü) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Yunus peygamber balığın karnında
iken Rabbine ettiği duâ şu idi:
"Lâ ilahe illâ ente sübhâneke innî
küntü mine'z-zâîimîn."
"Senden başka ilâh yoktur. Bütün
noksanlıklardan münezzehsin. Ben, (nefsine yazık edenlerden oldum." Müslüman bir
adam herhangi bir şey için bu sözlerle duâ ederse, muhakkak surette Allah onu
kabul eder."[34]
1038- Enes'den
(Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde: "Bir adam Peygamber Sallailahu Aleyhi ve
Selleme gelip:
—
Duanın hangisi daha faziletlidir? dedi. Peygamber (s.a.v):
— Sen, Rabbinden dünyada ve
âhirette afiyet iste, buyurdu. Sonra adam ikinci günde peygambere
gelip:
— Yâ Resûlellah! Duanın hangisi
daha faziletlidir? Peygamber (s.a.v) ona aynı şeyi söyledi. Sonra adam üçüncü
gün peygambere gelip ona aynı sözü söyledi. Peygamber (s.a.v): Sana dünyada
afiyet verilince ve âhirette de sana verilince gerçekten kurtulmuş oldun,
dedi."[35]
1039- Abbas îbni Muttalib'den
(Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle demiştir: "Dedim ki, yâ Resûlellah!
Bana bir duâ öğret de onunla Allah Tealâ'dan isteyeyim. Resûlüllah
(s.a.v):
— Allah'dan afiyet isteyin, dedi.
Bir kaç gün bekledikten sonra ben gelip:
— Yâ Resûlellah! Yâ Resûlellah
bana bir şey öğret de onunla Allah Tealâ'dan isteyeyim, dedim. Bunun
üzerine:
— Ey Abbas, ey Allah'ın Resulünün
amcası! Allah'dan dünya ve âhi-ret için afiyet isteyin, buyurdu.[36]
1040- Ebû
Ümâme'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle anlatmıştır: "Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem, öyle çok duâ yaptı ki, ondan hiç bir şey
ezberlenemedi. Ben:
Yâ Resûlellah! Öyle çok duâ ettin
ki, ondan hiç bir şey ezberleyeme-dik, dedim. Bunun üzerine:
Bunların hepsini toplayan duayı
size söyleyeyim mi? Şöyle söylersin dedi:
"Aüâhümme innî es'elüke min hayrın
mâ se'eîeke minhu nebiyyuke muhammed (saîlaîlahu aleyhi ve sellem) ve ne'ûzü
bıke min şerri mesteâzeke minhu nebbiyuke muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)
ve ente'~ hmüsteânü ve aîeyke'l-belâğu ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ
billâh."
"Allah'ım! Senin peygamberin
Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem hayır olarak Senden neyi istedi se ben onu
Senden isterim. Hangi kötülükten de Senin peygamberin Muhammed Sallallahu
Aleyhi ve Sellem Sana sığınmışsa, biz de ondan Sana sığınırız. Sen yardım
istenensin ve dilekler kendisine ulaştırılansın. Allah'dan başka kuvvet ve
kudret sahibi yoktur."[37]
1041- Enes'den
(Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resû-Iüllah Sallallahu Aleyhi
ve Seîlem şöyle buyurmuştur.
"Yâ Ze'I-Celâli Ve'1-İkrâm (ey
celâl ve ikram sahibi) diyerek duaya devam ediniz."[38]
1042- İbni
Abbas'dan (Radıyallahu Anhüma) yapılan rivayetde demiştir ki, Peygamber
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle duâ ederdi:
"Rabbi e'innî ve lâ tü'in aleyye,
Vensurnîvelâ tensur aleyye. Vemkürli ve lâ temkür aleyye ve yessir hüdâye
vensurnî ala. men beğa aleyye
rabbi'c-alnî leke şâkiran leke zâkiran,
leke rahiben, leke mitvâan, ileyke
mucîben ev münîben tekabbel tevbetî veğsil
havbeti ve ecib daveti ve sebbit hücceti vehdi kalbi ve seddid lisânî veslüî
sehîmete kalbî."
"Rabbim, bana yardım et, Aleyhime
yardım etme. Bana başarı ver, aleyhime başarı verme. (Düşmanlara haberleri
olmaksızın) belâ ver, aleyhime verme. Hidâyetimi kolaylaştır ve bana isyan
edene karşı bana zafer ver.
Rabbim, beni Sana şükreden, Seni zikreten, Senden korkan, Sana itaat eden, Sana
icabet eden yahut Sana yönelen yap. Benim tevbemi kabul et, günâhımı yıka,
duamı kabul et, dâvamı sabit kıl, kalbime hidâyet ver, dilimi düzelt ve kalbimin
kıskançlığını gider."[39]
1043- Hz.
Âişe'den rivayet edildiğine göre, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem ona
şöyle söyle dedi:
"Allâhümme innies'elüke
minel-hayri küllihi âcilihî ve âcilibimâ alimcü minhu ve mâ iem âlem. Ve eûzü
bike mîne'şşerri küllihîâcilihî ve âcilihi mâ alimtü minhu ve mâ İem a'lem ve
es'elüke'I-cennete ve mâ karrebe ileyhâ min kavlin ev amelin vee'ûzü bike
mine'n-nâri ve mâkarrabe iîey-hâ min kavlin ev amelin ve es'eîüke hayre
mâseelekebihîabdüke ve resû-lüke muhammedün (sallallahu aleyhi ve selleme) ve
eûzü bike min şerri meztezeke minhu abdüke ve resûluke muhammedün (sallallahu
aleyhi ve selleme) ve es'eîüke mâ kazayte lîmin emrin en tec'ale âkıbetehu
reşeden.”
"Allah'ım! Hayrın hepsini Senden
istiyorum, hem dünyadakini hem de âhirettekini. Hayırdan bildiğimi ve
bilmediğimi de istiyorum. Ben Senden cenneti ve söz ile amelden ona yaklaştıran
şeyi istiyorum. Ateşten ve söz olsun yahut amel olsun bunlardan ateşe
yaklaştıran şeylerden de Sana sığınırım. Senin kulun ve Peygamberin Muhammed'in
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Senden istediği şeylerin hayırlısını ben Senden
istiyorum. Senin kulun ve Peygamberin Muhammed'in (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
Sana sığındığı şeylerin şerrinden Sana sığınırım. Benim için takdir ettiğin işin
akıbetini selâmet kılmanı Senden İstiyorum. "[40]
1044- İbni
Mes'ud'dan rivayete göre, demiştir ki şu sözler Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'in dualarından idi:
"Allâhümme innâ nes'elüke mûcibâti
rahmetike ve azâitne mağfireti-ke vesseîâmete min külli ismin ve'lğanîmte min
külli binin ve'îfevze bi'î-cennete vennecâte minennâr."
"Allah'ım! Senin rahmetini
gerektirenleri ve mağfiretinin büyüğünü, her günahdan selâmeti ve her iyilikten
de mükâfat, cennete ulaşmayı ve ateşten kurtulmayı Senden isteriz."[41]
Peygamberimizin
Öğrettiği Tövbe Duası:
1045- Câbir
İbni Abdullah'dan rivayet edildiğine göre, Câbir demiştir ki, "bir adam Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve
Selleme gelip şöyle dedi: Günahlardan yazık oldu bana, vay başıma!... İki kez
yahut üç kez söyledi. Bunun üzerine Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ona
dedi ki, sen şöyle söyle:
"Allâhümme mağfiretüke evsau min
zünûbî verahmetüke ercâ indîmin amelî."
"Allah'ım! Senin mağfiretin benim
günahlarımdan çok daha geniştir, rahmetin de benim nazarımda yaptığım amelden
çok daha güvencelidir."
Adam bu sözleri söyledi. Sonra
geygamber (s.a.v) ona bu duayı tekrarla dedi. Adam tekrarladı. Sonra tekrarla
dedi, adam da tekrarladı. Bunun üzerine peygamber (s.a.v) ona: haydi kalk,
günahların bağışlanmıştır, dedi."[42]
1046- Ebû Ümâme'den (Radiyallahu Anh) yapılan
rivayette demiştir ki, Resûlüllah Saİlallahu Aleyhi ve Sellem şöyle
buyurdu:
Yâ erhamerrâhimîn. (Ey merhamet
edenlerin en merhametlisi!) diyen kimse için Allah'ın görevli bir meleği vardır.
Kim bunu üç defa söylerse, melek ona şöyle der: Merhamet edenlerin en
merhametlisi (olan Allah) sana teveccüh etmiştir. iste..."[43]
[5] Buhârî. Müslim. Ebû Dâvud.
[6] Müslim. Tirmizî.
[13] Müslim. Ebû Dâvud. Nesâî.
[14] Müslim. Ebû Dâvud
[18] Müslim.
[36] Tirmizî. İbn Mâce. (Tirmizî, bu hadis hasendir,
demiştir.)
[39] Ebû Dâvud. Tirmizî. İbn Mâce. Ahmed b. Hanbel. Nesâî,
fil-yevmi velleylefi. (Tirmizî, bu sahih olan hasen hadistir,
demiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.