Kendisine
Veya Başkasına Kız İstemeye Gelenin Okuyacağı Dualar:
İsteyici, Allah'a hamd ve sena
ederek, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e Saîât getirerek başlar ve şöyle
der: Allah'dan başka İlâh olmadığına, ortağı bulunmayıp bir olduğuna şahidlik
ederim. "Eşhedü en lâ İlahe İllallâhu vahdehû lâ şerîkele leh," Yine şehâdeî
ederim ki, Muham-med Allah'ın kuludur ve O'nun peygamberidir. "Ve eşhedü enne
Muham-meden abdühü ve resûlühu", ben kızınız falana yahut kerimeniz falana yahut
bunun gibi sözler ifade ederek, talib olarak geldim, der,
714- Ebû
Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) rivayet edilmiştir. O da Re-sülüllah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu anlattı: "Her söz ki, yahut her iş ki, ona
Allah'a hamd ile başlanmaz, o iş bereketsizdir.”[1]
715- Ebû
Hüreyre'den rivayet edilmiştir. O da Peygamber Sallaliahu Aleyhi ve SeUem'in
şöyle dediğini anlatmıştır: "Her hutbe ki onda teşeh-hüd yoktur, o çolak el
gibidir."[2]
Bir Kimsenin Kendi Kızını Yahut Evlendirmehakkına Sahib Olduğu
Başka Yakınını Nikahlamaları İçin Faziletli Adamlarateklif
Etmesi
716- Rivayet
edildiğine göre, Ömer Îbni'l-Hattab (Radıyallahu Anh), kızı Hafsa'nm kocası
vefat edince, (Allah Hafsa'dan ve kocasından razı olsun) demiştir ki: Ben
Osman'a rasgeldim de Hafsa'yi (nikâhlasın diye) ona arzettim. Dedim ki: İstersen
Ömer'in kızı Hafsa'yi sana nikahlayayım?. Bunun üzerine Osman: İşimi bir
düşüneyim, dedi. Böylece bir kaç gün bekledi, Sonra benimle karşılaştı da: Bugün
evlenmemek bana uygun geldi, dedi. Ömer devamla: Sonra Ebû Bekir El-Sıddîk'Ia
(Radıyallahu Anh) karşılaştım da şöyle dedim: İstersen Ömer'in kızı Hafsa'yi
sana nikâhlarım? Ebû Bekir (Radıyallahu Anh) sustu. Bundan sonra sözün devamını
anlattı.[3]
Nikâh Akdinde Okunacak
Dualar
Nikâh akdinden önce, bir konuşma
yapmak müstahabdir. Bu konuşma önceki bölümde zikrettiklerimizi kapsamalı ve
ondan daha uzun olmalıdır. Nikâh akdini yapan da konuşmayı yapabilir, başkası
da... Bu konuşmanın (hutbenin en faziletlisi, aşağıda zikrettiğimiz
hadistir!
717- Abdullah
İbni Mes'ud'dan (Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre demiştir ki; Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şu hacet hutbesini (gerekli bir iş için konuşmayı)
bize öğretti:
"Hamd Allah'a mahsustur. O'ndan
yardım isteriz ve Ondan mağfiret dileriz. Nefislerimizin kötülüğünden O'na
sığınırız. Allah kime hidayet ederse onu sapıtan olmaz. Sapıttığı kimseyi de
kimse hidayete erdiremez. Allah'dan başka hiç bir İlâh olmadığına şahidlik
ederim ve şahidlik ederim ki, Muhammed O'nun kuludur ve O'nun peygamberidir. Ey
insanlar, sizi bir nefisten yaratan Rabbınızdan korkun. O nefisten de eşini
yarattı. O çiftlerden de çok erkekler ve kadınlar üretti. Kendisi Adına
birbirinizden isteklerde bulunduğunuz ve akrabahk bağlarım kesmekten Allah'dan
korkun. Allah üzerinizde gözcü bulunmaktadır. Ey iman edenler! Gerektiği üzere
tam bir ihlâsla AHah'dan korkun ve ancak müslü-manlar olduğunuz halde vefat
edin. Ey müminler! Doğru söz söyleyin de Allah işlerinizi düzeltsin ve
günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve O'nun peygamberine itaat ederse, büyük
bir kurtuluşla kurtulmuştur."[4]
Âlimlerimiz demiştir: İlk söze
başlanan bu hutbe (ve konuşma) ile beraber şöyle demek müstahabdır: Allah'ın
emrettiği şekilde (seni) tutmak üzere yahut güzellikle ayırmak şartı ile
nikahlıyorum. Bu konuşmanın en az mıkdarı ise:
Elhamdü Lillâhi Vessalâtü Ala
Resûtillâhi Sallallahu Aleyhi ve Sellem. Ûsî
Bitakvallahi."
Hamd Allah'a mahsustur. Allah'ın
Peygamberine Salât ve Selâm olsun. Allah'dan korkmayı tavsiye
ediyorum."
Bil ki, böyle bir hutbe ile söze
başlamak sünnettir. Eğer bu konuşmadan hiç bir şey yapılmamış olsa, âlimlerin
ittifakı üzere yine nikâh akdi sahih olur.
Dâvud El-Zahirî'den rivayete göre
o şöyle demiştir: Böyle bir hutbe yapılmadan nikâh sahih olmaz. Ancak yetkili
âlimler demişlerdir ki, Dâvud El-Zâhirî'nin muhalefeti benimsenecek bir
muhalefet sayılmaz, ve onun muhalefeti ile âlimlerin ittifakı bozulmaz. En
iyisini Allah bilir.
Şafi'i mezhebinde muhtar olan,
koca bir sözle hitabda bulunmaz. Ancak velisi ona: "Falanca kızı sana
nikahladım", dediği zaman, bu sözün arkasından, "ben de onu nikâhlamayı kabul
ettim" der. İsterse, "onun nikâhını kabul ettim", der. Eğer cevabında: "El-hamdü
lillâhi Vessalâtü Alâ Resûlillahi, kabul ettim" derse, nikâh yine sahih olur.
İcab ve kabul arasında böyle bir söz zarar vermez. Çünkü bu söz, nikâh akdi ile
ilgili az bir sözdür. Âlimlerimizden biri şöyle demiştir: Araya giren bu sözle
nikâh bâtıl olur. Bir âlim de şöyle demiştir ki, bâtıl oimaz, o sözü söylemek
müstahab olur. Doğrusu önce söylediğimizdir, araya söz karıştırılmamalıdır.
Bununla beraber söylense de nikâh bâtıl olmaz. En doğrusunu Allah
bilir.
Nikâh Akdinden Sonra Kocaya Söylenecek
Duâ
Sünnet olan kocaya: "Allah sana
mübarek etsin", yahut "Allah üzerine bereket versin Allah sizi hayırla bir
arada tutsun", demektir.
Karı ve kocadan her birine şöyle
demek müstahab olur: Sizin her ikinize Allah arkadaşı hakkında iyilik ve
bereket versin. Hayrı ikiniz arasında bulundursun.
718- Enes'den
(Radıyallahu Anh) rivayet edilmiştir. Abdurrahman İb-ni Avf evlendiğini
Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e haber verince, peygamber (s.a.v) ona:
"Allah sana mübarek kılsın." Dedi.[5]
719- Cabir
(Radıyallahu Anh) evlendiğini Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e
bildirince, Peygamber (s.a.v) ona: "Allah sana bereket versin." Dedi.[6]
720- Sahih
isnadlarla Ebû Hüreyre'den rivayet edilmiştir: "Peygamber Sallallahu Aleyhiıve
Sellem, bir insan evlendiği zaman ona şöyle derdi:
"Allah sana bereket versin,
üzerine bereket ihsan etsin ve sizi hayırla bir arada bulundursun.[7]
Evlenen adama: Oğullar ihsan
ederek ikinizi birleştirsin, demek mekruhtur. Bu kitabın sonunda dili tutmak
bölümünde İnşaallah Tealâ bu-nun kerahetine dair delil
gösterilecektir.
Zifaf Gecesinde Erkeğin Hanımına
Söyleyecekleri
Hanımı ile ilk karşılaşmada
Allah'ı anarak (Besmele çekerek) alnından (ön saçlarından) tutup şöyle söylemek
müstehabtır: "Allah her ikimize arkadaşı hakkında mübarek etsin. Bu sözle
beraber rivayet ettiğimiz şu hadisi söyler:
721- Amr İbni
Şuayb babasından, babası da dedesinden, o da Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'den rivayete göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle
buyurdu:
"Sizden biriniz bir kadınla
evlendiği zaman yahut hizmetçi bir köle sa-tınaltığı
zaman:
' 'Allâhümme inni es 'düke hayrahâ
ve hayra mâ cebeitehâ aleyhi ve eûzü bike min şerrihâ ve şerri mâ cebeitehâ
aleyhi."
"Allah'ım! Ben bunun hayrını ve
bunu yarattığın durum üzerine onun da hayrını senden isterim. Bunun kötülüğünden
ve bunu yaratmış olduğun durumun kötülüğünden Sana
sığınırım”
İnsan bir deve satın alınca da,
hörgücünün tepesini tutup yine aynı sözleri söylesin." buyurdu.[8]
Bir rivayet de şöyledir: "Sonra
kadının alnından (ön saçlarından) tutsun sonra kadın ve hizmetçi hakkında
bereket istesin.
Ailesi İle Birleştikten Sonra Kocaya
Söylenecekler
722- Enes'den
(Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre şöyle anlatmıştır: Resûlüllah
Saîlallahu Aleyhi ve Sellem Zeyneb ile (Radıyallahu An-hâ) evlendi de et ve
ekmek ziyafeti verdi." Böylece ziyafetin şeklini ve davet edilenlerin çokluğu
ile ilgili hadisi anlattı. Sonra şöyle dedi: "Resûlüllah Saîlallahu Aleyhi ve
Sellem çıkıp Aişe'nin evine gitti, ona:
Esselâmu Aleyküm, ehlelbeyt ve
Rahmetullahi ve berekâtüh, dedi. Ai-şe şöyle cevab verdi: Ve Aleykesselâmu ve
Rahmetullahi. Aileni nasıl buldun? Allah sana mübarek kılsın. Bu şekilde
Peygamber bütün hanımlarını dolaştı. Hepsine Aişe'ye söylediklerini söylüyordu.
Onlar da Aişe'nin söylediği gibi söylüyorlardı. "[9]
Cinsi Münâsebet Esnasında Okunacak
Duâ
723- İbni
Abbas'dan (Radıyallahu Anhüma) Peygambere ulaşan çok yollarla rivayetimizde
Peygamber Saîlallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Eğer sizden biriniz
ailesine gideceği zaman:
"Bismillah!, Aîlâhümme
cennibneşşeytâne ve cennibişşeytâne mâ ra-zagtenâ."
"Bismillah, Allah'ım, bizden
Şeytanı uzaklaştır ve bize vereceğin ri-zıktan da Şeytanı uzaklaştır'der de
aralarında bir çocuk olursa şeytan ona zarar vermez." Buhârî'nin rivayetinde:
"Şeytan ona ebediyyen zarar vermez." şeklindedir.[10]
Erkeğin Hanımı İle Oynaşması, Onunla
Şakalaşması Ve Onunla Tatlı Konuşması
724-
Sahihlerinde Câbir'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki,
Resûlüllah Salallahu Aleyhi ve Sellem bana: "Bakire ile mi, yoksa dul ile mi
evlendin? dedi. Dedim ki, bir dul ile evlendim. Peygamber (s.a.v): Bakire ile
eflenseydin de sen onunla oynaşırdın, o da seninle oynaşırdı, dedi"[11]
725- Aişe'den
(Radıyallahu Anha) yapılan rivayetde o demiştir ki, Resûlüllah Salallahu Aleyhi
ve Sellem şöyle buyurdu: "îman bakımından mü'minlerin en olgunu, ahlâk
bakımından en güzelleri ve ailesi için en hoş olanıdır. (Yumuşak davrananıdır.[12]
Kocanın Hanımının Hısımları İle
Konuşmadaki Edebi
Bil ki, koca için müstahab olan,
zevcesinin yakınlarından hiç biri ile, içinde kadınlarla temas, yahut onları
öpme, yahut kucaklama yahut bunlardan başka onlardan faydalanma manasını
taşıyan bir söz konuşmamaktır. Bu manaları kapsayacak yahut anlamını verecek
sözler söylememelidir.
726- Hazreti
Ali'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle anlatmıştır: "Ben mezisi
(cinsel istek halindeki ince akıntısı) çok gelen bir adam idim. Resûlüllah
Saîlallahu Aleyhi ve Sellem'in kızının yanımda bulunuş şerefinden dolayı
peygambere (halimden şikâyet edip) sormaktan utandım da, (sorması için)
Mıkdad'a emrettim. O da Peygambere sordu. "[13]
Kadının Doğum Sancıları Zamanında
Okunacak Dualar
Daha önce anlattığımız musibet
dualarından çok yapmak uygundur.
727- Hazreti
Fâüma'dan (Radıyallahu Anha) rivayet edilmiştir: "Fâtı-mâ'mn doğurma zamanı
yaklaşınca Resûlüllah Salîallahu Aleyhi ve Sellem Ümmü Seleme'ye ve Cahşın kızı
Zeyneb'e onun yanına gidip de Âyetül-Kürsi'yi, Nâs ve Felak (Muavvizeteyn)
sûrelerini sonuna kadar okumalarını emretti. "[14]
Doğan Çocuğun Kulağına Ezan
Okumak
728- Resûlüîlah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in
âzâdhsi Ebû Rafi'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle demiştir:
"Fâtima, Ali'nin oğlu Hüseyin'i (Radıyallahu Anhüm) doğurduğu zaman Resûlüîlah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in onun kulağına ezan okuduğunu gördüm."[15]
Âlimlerimizin bir kısmı şöyle
demiştir: Çocuğun sağ kulağına ezan ve sol kulağına ikâmet okumak
müstahabdır.
729- Ali'nin
oğlu Hüseyin'den (Radıyallahu Anhüma) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: ''Kimin bir çocuğu doğar da sağ
kulağına ezan ve sol kulağma da ikâmet getirirse, ona çocuk hastalığı zarar
vermez."[16]
Çocuğa İlk Mamayı Verirken Duâ
Etmek
730- Sahih
isnadla Hazreti Âişe'den (Radıyallahu Anha) yapılan rivayete göre şöyle
demiştir: "Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellern'e çocuklar getirilirdi de
onlara duâ ederdi ve onlara mama verirdi."[17]
Bir rivayet: "Onlara bereket
duasında bulunurdu." şeklinde varîd olmuştur.
731- Ebû
Bekir'in kızı Esmâ'dan (Radıyallahu Anhüma) yapılan rivayetde o şöyle demiştir:
"Zübeyr'in oğlu Abdullah'a hamile kalmıştım. Sonra Medine'ye geldim de Küba'ya
indim. Küba'da (onu) doğurdum. Sonra onu Peygamber Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'e götürdüm. Peygamber onu kucağına koydu. Sonra bir hurma istedi ve onu
çiğnedi. Sonra çocuğun ağzına tükürük attı. Böylece çocuğun karnına ilk giren
şey, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in tükürüğü oldu. Sonra hurma
mamasından damağına çaldı. Sonra ona duâ etti ve üzerine bereket diledi.[18]
732- Ebû Musa
El-Eş'arî'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde o şöyle demiştir: "Bir
oğlanım doğdu. Onu Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellenı'e getirdim. Çocuğa
İbrahim adım verdi. Hurma mamasından damağına çaldı ve ona bereket duasında
bulundu.[19]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.